Bu hafta sizlere gastronomiden bahsetmek istiyorum.
Gastronomi, eski Yunanca “gastros” yani “mide” ve nomos yani “-kural” sözcüklerinden türetilen “Mide Kuralı” denilen bileşik bir kelimedir. Yemek ve kültür arasındaki ilişkiyi, zengin veya hassas ve iştah açıcı yiyecekleri hazırlama ve sunma sanatı, belirli bölgelerin pişirme stilleri ve iyi yeme biliminin incelenmesidir. Gastronomi, yemek hazırlama ve bir bütün olarak insan beslenmesinin duyusal niteliklerini keşfetmeyi, tatmayı, deneyimlemeyi, araştırmayı, anlamayı ve yazmayı içerir. Ayrıca beslenmenin daha geniş kültürle nasıl etkileşim kurduğunu da inceler. Yemek pişirmenin biyolojik ve kimyasal temeli Moleküler gastronomi olarak bilinirken, aslında gastronomi çok daha geniş, disiplinler arası bir zemini kapsamaktadır. [alıntı]
Gastronomi ile ilgili genel bir bilgi verdikten sonra ilimizde yapılan “Gastronomi Günleri” üzerine biraz kelam yapmak istiyorum. Geçtiğimiz günlerde Kayseri ilimizde “Gastronomi günleri” adı altında şenlikler, paneller, konuşmalar ve yarışmalar vb etkinlikler düzenlendi. Türkiye’nin dört bir yanından katılımcıların olduğu Gastronomi Günleri’ne vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Bu gastronomi günleri bize gösterdi ki Kayseri Mutfağı çok zengin yemek kültürüne sahiptir.
Gastronomi şehri Kayseri demek yanlış olmaz. Yörelerine has mutfak, yemek ve gıda çeşitleri olan Kayserinin en önemli özelliği 27-29 Ekim tarihlerinde yapılan Gastronomi günleri ile “Gastronomi” oldu, diyebiliriz. Bu özellik aslında yeni fark edilmedi, önceleri de biliniyordu. Yaşadığım 20 yıllık Kayseri hayatımda bizzat biliyor ve görüyorum. Fakat bu gastronomi günlerinin, yaklaşık 100 farklı işletme ve kuruluşların açtığı stantlarla birlikte bu şehrin gastronomi alanında öncül olduğunu ulusal arena da göstermiş oldu. Türkiye’nin dört bir yanından gastronomi derneklerinin katılması buna katkı sağlamış oldu. Diğer yandan birbirinden renkli yarışmaların düzenlenmesi, panel ve sempozyumlarda gastronomi masaya yatırılması da çok iyi oldu.
Zaten bu etkinlikler ve tanıtımlar yöresel ve organik mahsüllerin geçmişte kalmaması için yapılmaktadır. Yemeklerimizin ve ürünlerimizin anlatımı ve tanıtımında bu gastronomi günlerinin etkisi çok büyüktür. Unutulmasınlar diye!.. Örneğin, meşhur Kayseri Mantısının ve Pastırmasının yıllarca bir geçmişi var. Geçmişten bugüne gelip, güncelliklerini koruyorlar. Çokta güzel ürünler olup özel yapımları ve özel tatları vardır. Sizlerin de tatmasını isterim.
“Gastronomi Günleri” ile ilin ve yörenin tanıtımı da en iyi şekilde yapıldığına inanıyorum. Böylece gıda sektörü yörenin turizmine önemli katkılar sağlamaya başlatacağını düşünüyorum. Yerel kültürler, bu güzel ve anlamlı değerler, turizmin vazgeçilmez konularının en başında yer alırlar. Gastronomi ile başlamanın da birçok faydası olduğunu düşünüyorum çünkü insanların en temel ihtiyacı olan beslenme yemeklerden oluşmaktadır. .
Her şey iyi düşünülmüş olup güzeldi güzel olmasına ama sadece üzüldüğüm tek bir noktayı da bahsetmeden geçmek istemiyorum. Sayın yöneticilerimizin bu etkinlikleri Filistin Gazze de yaşanan ve hali hazırda devam eden insanlık dramının olduğu bu zamanlarda yapmayıp ileri tarihlerde yapmasını dilerdim. Bunu dikkate alsalardı daha güzel olacaktı.
Sağlıklı beslenmeyle en güzel günlerin ve güzelliklerin hepimizde olması dileğiyle!….