KIRILMIŞLIKLARIM

Film izlemeyi sever misiniz diye sorsam herhalde çoğunuzun cevabı “Evet” olur. Hatta bazılarınız sıkı bir film izleyicisi ve eleştirmeni de olabilir. Ben öyle çok fazla film izlemem ama izlediğim zaman da kaliteli olsun isterim. Zaman geçirmek için izlemem filmleri. Zaman zaten bir şekilde geçiyor. Hatta bazen fazlasıyla hızlı geçiyor. İzlediğim filmden hem keyif almak hem de bir şeyler öğrenmek, ders çıkarmak isterim. Siz de kabul edersiniz ki, insan isteyince aradığını buluyor.

İzlediğim filmlerden biri var ki ve o filmde öyle bir söz var ki, zaman zaman kulaklarımda çınlıyor. Özellikle de sevdiğim, değer verdiğim kişiler tarafından incitildiğimde. Bir de bu incitme kasti yapıldıysa işte o zaman bende çanlar çalmaya başlıyor. Bahsettiğim film: Leonardo Dicaprio’nun başrolde oynadığı “Zindan adası” adlı film.  Kulaklarımda çınlayan o söze gelince Ne siz sorun ne de ben söyleyeyim. Filmden çıkarılabilecek birçok ders var elbette. Yaşadığım bazı tecrübeler sonrasında filmin bende bırakmış olduğu etkiyle birlikte kısa bir şiir kaleme aldım. Şiir konusunda iddialı olmadım hiç bir zaman. Sadece içimden gelir ve dökülür dudaklarımdan bazen. Şiiri yazan ben olsam da asıl imza yazdıranlarda.

Yaralarını göstermeyeceksin öyle herkese.

Bileceksin, bir gün o yaralardan vurulabileceğini.

İstemiyorsan sevdiklerinden zarar görmeyi,

Perdeleyeceksin içinde hüzünlerini.

Yeri gelecek; gördüğünü görmezden, duyduğunu duymazdan geleceksin.

Yeri gelecek güçlü olacaksın, dik duracaksın gücünü kırmak isteyenlere inat.

Safa yatacaksın bazen, uykuya yattığın gibi.

Ama her zaman teyakkuz halinde olacaksın.

Bileceksin madalyonun diğer yüzüyle karşılaşabileceğini.

Görünüş aldatır insanı bazen

Maskeli baloda bulursun bir anda kendini.

Şaşırma, çabuk atlat üzerindeki etkiyi.

Silkelen ve kendine gel

Bak gözlerinin içine baktıkları gibi

Related posts

Leave a Comment