ARİF OLMAK

Alim olmak Arif olmaktan geçer.

Arif olmak ise şüphesiz insanın kendi içindeki inşasını gerçekleştirmesi herkesten önce kendini yetiştirmesidir.  

Arif olmayı Alim olmaya çıkan uzunca bir merdivenin ilk basamakları olarak da görebiliriz.

Hamdım yandım piştim evresinin pişmeden önceki adımı.

Yorucudur vakit alır sabır ister istemesine ama sonu aydınlıktır.

Şimdi aklıma  Mahatma Gandhi nin  konuyla denk düşecek bir sözü geldi.” Dünyayı değiştirmek istiyorsan, ilk önce kendinden başla”  

Arif olmak bir nevi işe kendinden başlamaktır. Başkalarından önce dönüp kendine bakmaktır, başkalarının eksiğini değil önce kendi eksiğini tamamlamaktır, başkalarından önce kendini tanımaktır.

 Maalesef acı olan görüntü şu ki genellikle işin kolayına kaçıyoruz. Uzunca bir merdiven olan Alimlik merdivenlerinin ilk basamakları olan Arifliği atlayarak Alimliğe göz kırpıyoruz. Yakını görmeden uzağa el atıyoruz. Sabırsız davranıyoruz. Dikenli yollardan geçmeyip, ilk önce kendimizi yetiştirmekle, Arif olmakla uğraşmayıp zahmete katlanmayıp yolun sonuna erişip Alim olmak istiyoruz. Temeli olmayan binaya kat çıkıyoruz.

Beyhude bir çabayla  boş bardağı doldurmadan taşırmaya çalışıyoruz.

Related posts

Leave a Comment