OKULLARIN AKTİFLEŞMESİ

Özlem dolu bir bekleyişin ardından okullar açıldı.  Evet burada okulların aktifleşmesi kavramını kullandım çünkü bu benim için okulların açıldığı manasını çağrıştırmaktadır. Geçtiğimiz hafta itibariyle tüm ilkokul, ortaokul ve liselerde Eğitim-Öğretim tüm paydaşlarıyla başladı. Uzun bir süre boyunca okullarda sessizlik ve sakinlik hakimdi. 11 Eylül itibariyle tüm örgün eğitimde bulunan öğrenciler heyecanla okullarına gittiler. Okulların ilk haftaları genelde çok heyecan dolu mutlu ve bir o kadar hareketli geçmektedir. Yüz yüze eğitimle okullar öğretmenleriyle, personelleriyle, sıralarıyla, tahtalarıyla, kantiniyle, derslikleriyle vb. yani tüm bileşenleriyle bir kimyasal tepkime gibi reaksiyona girerek aktifleşirler. Bu da eğitim –öğretim ile ilgili birçok kişiyi sevindirir, okula yeni başlayanlarda okul ve derslerine alışma heyecanını, diğer sınıftaki öğrencilerde ise arkadaşlarıyla tekrar görüşmenin mutluluklarını yaşamaktadırlar. Teneffüslerde okul bahçeleri sanki kuş sesleri gibi cıvıl cıvıl çocuk sesleriyle dolup taştı.

İlk dersler genel olarak tanışma ve derslerin içeriği hakkında bilgilendirmelerle geçer. Okulun ilk günlerinde dağıtılan ders kitaplarının ve defterlerin kokusu ayrı bir hissiyat uyandırıyor, sanki dünyanın en güzel kokusuymuş gibi gelir. Okullar hayatımızın en güzel yıllarının geçtiği okuduğumuz, öğrendiğimiz, paylaşımlar yaptığımız kurumlardır. Bu anlamda okulların önemi çok büyüktür. Yaşlandıkça insanın bir önceki okul günleri,  en çok özlediği günler olmakta. Okullarda binlerce anılar yaşanır ve yaş ilerledikçe bu anılar sık sık hatırlanır beyinlerimizde.

  Okullar, bir ülkenin, bir toplumun en önemli kurumları arasında yer alır. Çünkü milletlerin geleceğini okullar şekillendirmektedir.  Her yaştan çocuğa uygun ve gerekli olan eğitim – öğretim okullarda verilmektedir. Bu yüzden toplumda yöneticilerden tutunda tüm herkesin önemsemesi ve ilgilenmesi gereken kurumlar okullarımız olmalıdır. Okullarda genel anlamda eğitim faaliyetleri yapılır. Anaokullarında çocuklarımıza kişisel beceriler kazandırılır ve sonraki eğitim basamaklarına hazırlanırlar. İlkokullarda temel eğitimlerini, ortaokul ve liselerde ise eğitim-öğretim faaliyetleri daha da genişleyerek alan dersleri alır ve her alanda gelişme imkanı bulurlar. Üniversitelerde ise artık istedikleri alanda uzmanlaşma fırsatı sağlayarak meslek sahibi olurlar.

     En iyi yatırım, insana yapılan yatırımdır, derler ya bu söz çok doğru bir sözdür. Çünkü iyi yetişmiş mühendis, öğretmen, doktor, avukat, akademisyen vb öğrenciler alanlarında yaptıkları çalışmalarla, başarılarıyla hem kendilerine hem de ülkelerine katkı sağlarlar.  Ne ekersen onu biçersin misali gibi çocuklarımıza iyi bir eğitim – öğretim sunarsak iyi insanlar yetişmiş olacağından geleceğimizde de müreffeh bir hayat sürmüş oluruz.

Okulların aktifleştiği bu zamanlarda okullara, eğitime ve öğretime yeterince önem vererek geleceğimizin parlak olmasını sağlayabiliriz. Çünkü okullar bizim geleceğimizi belirler. Dünya da büyük başarılar elde etmek istiyorsak, sözümün önemsendiği ülke olacaksak okulların tüm bileşenleriyle birlikte eğitime çok çok önem vermeliyiz. Ekonomide, sağlıkta, savunmada, yazılımda, edebiyatta, sanatta, eğitimde kısacası her alanda önde olmak istiyorsak; yeni Aziz Sancar’ lar yetişmesini istiyorsak tüm gücümüzü eğitime yönlendirmeli ve ona yatırmalıyız. Vesselam….

Ahmet Fethi ÖNER

Related posts

Leave a Comment