ÖVÜNMEK GİBİ OLMASIN AMA KAYSERİLİYİM “İnsan Bilmediğinin Düşmanıdır.”

Kayserimizi daha yakından tanımak ve sahip çıkmak her Gayserilinin görevi olsun. Tanıdıkça daha çok seveceksiniz…

Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Kayseri (eski Mazaka, Kaisareia), klasik çağlarda Kapadokya adı verilen bölgededir. Kızılırmağın güneyinde bulunan bu bölge, Tuz Gölünden, Fırat Nehrine kadar uzanır. İpek Yolu buradan geçer. Kayseri her çağda tüm ulusların ilgisini çekmiş ve pek çok uygarlıkların beşiği olmuştur.

Kayseri, milattan önce 4000 yıllarından bugüne kadar yaklaşık 6000 yıllık bir tarihe sahiptir. Milattan önce 2000 yıllarında Anadolu’ya gelen Hititler, Kayseri’ye 22 km uzaklıkta bulunan Kültepe (Kaniş) Şehrini kurmuşlardır. Kültepe, Kayseri Ovasının en büyük şehri ve Anadolu’nun en büyük höyüklerinden biridir. Kültepe’nin hemen yanında yer alan Karum’da (Pazarşehir) yapılan kazılarda bu döneme ait çivi yazısı ile çeşitli yazılı tabletler bulunmuş ve bu tabletlerden Asurlu tüccarlarla Hititli yerliler arasındaki ticari ilişkilere ait bilgiler elde edilmiştir. Kültepe, milattan önce 4000 yılından Roma devri sonuna kadar devamlı olarak yerleşme görmüştür.

Kayseri’nin 68 km kuzeydoğusunda, dağlık bir bölgede Helenistik ve Roma dönemlerinde uzun süre önemli bir kale olarak kullanılan Kululu adlı bir yerleşim yeri daha kurulmuştur. Kültepe ve Kululu, Tabal Krallığının da önemli şehirlerindendir. Milattan önce 11 ve 7’nci yüzyıllarda ise bu krallığın merkezi, Erciyes’in eteğinde yer alan Mazaka şehridir. Milattan önce 6 ve 5’inci yüzyıllarda bu bölge, Med ve Perslerin egemenliğindedir. Bağımsız Kapadokya Krallığı milattan önce 280 yıllarında kurulmuştur. Başkenti yine Mazaka ‘dır ve bu dönemde 400.000 nüfuslu büyük bir şehirdir.

Milattan sonra 17 yılında Roma Eyaleti haline gelen bu bölgenin yönetimi için Roma’dan vali gönderilmiştir. Yeni eyaletin başkenti Kaisareia’dır (eski Mazaka). Bugünkü Kayseri, adını o dönemde Latince bir isim olan Kaisareia’dan almıştır. 395 yılında Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu içerisinde kalan Kaisareia, ticaret alanındaki önemini günümüze kadar koruyabilmiştir. Kaisareia, nüfusu 400.000 olan ve saray, kitaplık, misafirhaneler, cüzzam hastanesi, kilise gibi yapıların bulunduğu büyük bir şehir konumundadır. 691 ve 721 yıllarında Kayseri, kısa sürelerle Arapların akınına uğramış ve 1071 yılında Malazgirt zaferinden sonra Türk topraklarına katılmıştır.

1127 yılında Danişmendlilerin, 1162 yılında ise Anadolu Selçuklularının olan şehir, Selçuklular zamanında Konya’dan sonra ikinci başkent olmuştur. 1244 yılında İlhanlıların saldırısına uğramış, bir süre Moğol-İlhanlı Valilerince yönetilmiştir.

Osmanlı Dönemi:

Kayseri, 1343 yılında Eretna Beyliğinin, 1398 yılında Osmanlıların eline geçmiştir.

1402 yılında Ankara Savaşından sonra Karamanoğullarının ve Dulkadiroğullarının olan şehir, 1515 yılında Yavuz Sultan Selim’in İran seferi dönüşünde Dulkadiroğullarından alınarak yeniden Osmanlı İmparatorluğu’na bağlanmıştır.

1649’da Kayseri’yi ziyaret eden Evliya Çelebi ünlü Seyahatnamesi’nde Kayseri’yi mamur bir şehir olarak uzun uzun anlatmaktadır.

Osmanlı Dönemi’nde yapılan bazı eserler şunlardır:

Kale içindeki Fatih Cami, Kurşunlu Cami, Vezir hanı, Pamuk Han, Kadı Hamamı, Selahattin Hamamı…

Osmanlı’nın son zamanlarında Kayseri Sancağı’nda  bir adet idadi “Kayseri Lisesi” (1893) ve 3 adet rüştiye “ortaokul” (1903) vardır.

Kayseri’de ilk matbaa İl Özel İdaresi tarafından kurulmuştur (1910). Bu matbaada “Erciyes Gazetesi” isimli ilk gazete basılmıştır (1910). Yine Osmanlı’nın son zamanlarında Kayseri nüfusunun çoğunluğunu Müslüman ahali (Türkler) oluşturmaktadır. Gayrı müslim ahali ise, Gregoryen Ermeni ve Ortadoks Rumlar’dır.

Kurtuluş Savaşı Dönemi

            Kayseri ili, Milli Mücadele Dönemi’nde Develi’ye bağlı Taşçı (Bakırdağ) Bucağı dışında işgal görmemiştir. Fransızlar’ın koruması altındaki ayrılıkçı Ermeni’lerce gerçekleştirilen Bakırdağ işgali de bölgeyi etkileme olanağı bulmadan kısa süre içinde son bulmuştur.

Kayseri, Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı yenilgisini belgeleyen Mondros Mütarekesi (30 Ekim 1918) günlerinde, bağımsız bir sancak olarak yönetiliyordu ve doğrudan İstanbul’a bağlıydı. Eylül 1919’da Fransızlar, Çukurova’ya yerleşmiş. Urfa, Antep, ve Maraş’a girmiş, Kayseri’nin Develi Kazasının 20 km. yakınlarına dek ilerlemişlerdi. Zamantı suyunu sınır kabul ettiklerini duyuran Fransız işgalcileri, bugün Develi’ye bağlı olan Bakırdağ Nahiyesini de denetimleri altına almışlardı. 

            Eylül 1919 sonunda, Sivas Kongresi’nin aldığı karar gereğince, Kayseri ve kazalarında Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti şubeleri kurulmaya başlanmıştır. Develi Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti şubesi kısa süre içinde hızla güçlenmiştir. Kılıç Ali Bey, Heyet-i Temsiliye adına Develi’ye gönderilmiş, Develi Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti şubesinin etkin çabasıyla, kısa süre içinde Kuvay-ı Milliye’nin hemen tüm gereksinimleri karşılanmıştır.

            Milli Mücadele yıllarında Kayseri’nin tanık olduğu önemli olaylardan biri de, Yunan ordusunun Haymana’ya dek ilerlemesi üzerine, pek çok resmi dairenin Kayseri’ye taşınmasıdır. Temmuz 1921 sonlarında, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’nce alınan bu karar gereğince, başta Maarif Vekaleti olmak üzere birçok vekalet Kayseri’ye taşınmış ve hazırlanan binalara yerleştirilmişti.

            Kayseri’deki bu “ikinci başkent” havası, bir aydan fazla sürmüş, Sakarya Savaşı’nın Türk güçlerinin zaferiyle sonuçlanması üzerine bu girişimden vazgeçilmiştir.

Cumhuriyet Dönemi:

Kayseri, Cumhuriyetle birlikte 1924 Anayasası gereği vilayet olmuştur. 1924 Anayasası ile il statüsüne kavuşan Kayseri’nin 1928’de Merkez, İncesu, Bünyan, Develi ve Aziziye(Pınarbaşı) olmak üzere 5 kazası, 21 nahiyesi ve 314 köyü bulunmaktadır. Bugün ise Kayseri’nin; 16 ilçesi  (Akkışla, Bünyan, Develi, Felahiye, Hacılar, İncesu, Kocasinan, Melikgazi, Özvatan, Pınarbaşı, Sarıoğlan, Sarız, Talas, Tomarza, Yahyalı ve Yeşilhisar), bulunmaktadır.

Cumhuriyetle birlikte Kayseri de sanayi, ticari, eğitim, kültür v.s konularda önemli gelişmeler olmuş ve bu gelişmeler günümüzde de artarak devam etmektedir.

Kayseri’deki bazı önemli gelişmeler:

-13 Ekim 1924: Mustafa Kemal ilk kez Kayseri’ye geldi.

-1926: Bünyan’da halı ipliği fabrikası kuruldu.

-06 Ekim 1926: Kayseri Uçak Montaj Fabrikası açıldı.

-11.10.1926: Kayseri ve Civarı Elektrik Türk Anonim Şirketi kuruldu.

-24 Nisan 1927: Kayseri Demiryolu istasyonu hizmete girdi.

-29 Mayıs 1927: Ankara-Kayseri demiryolu açıldı.

-1928: Bünyan hidroelektrik santralı kuruldu.

-01 Mart 1930: Kayseri Müzesi açıldı.

-1930: Kayseri-Sivas demiryolu bağlantısı sağlandı.

-02 Eylül 1933: Ulukışla-Kayseri demiryolu açıldı.

-1934: Bünyan Halı İpliği Fabrikası, Sümerbank Bünyan Yünlü Dokuma Fabrikası oldu.

-16 Eylül 1935: Sümerbank Kayseri Bez Fabrikası kuruldu.

-1938: Kayseri Halkevi Kütüphanesi hizmete girdi.

-1940: Pazarören Köy Enstitüsü açıldı.

-1943: Kayseri Devlet Hastanesi kuruldu.

-13 Şubat 1946: Sarız İlçe oldu.

-1946: Belediye otobüsleri hizmete girdi.

-1948: Yeşilhisar ilçe oldu.

-1950: Kayseri Göğüs Hastalıkları Hastanesi açıldı.

-1953: Kayseri Halkevi Kütüphanesi İl Halk Kütüphanesine dönüştü.

-1953: Otomatik telefon santrali hizmete girdi.

-1953: Tomarza ilçe oldu.

-1954: Yahyalı ilçe oldu.

-06 Kasım1955: Kayseri Şeker Fabrikası kuruldu.

-1957: Felahiye ilçe oldu.

-1960: Sarıoğlan ilçe oldu.

-16 Aralık 1965: Yüksek İslam Enstitüsü açıldı.

-1966: Kayseri spor kulübü kuruldu.

-1967: Anadolu Fuarı acıldı.

-17 Eylül 1967: Sivasspor-Kayserispor maçında olay, 40 ölü, 300 yaralı.

-1969 : Kültepe (Kaniş-Karum) ziyarete açıldı.

-26 Haziran 1969: Kayseri Arkeoloji Müzesi hizmete girdi.

-1970: Ankara Hacettepe Üniversitesine bağlı Gevher Nesibe Tıp Fakültesi açıldı.

-1973: Hunat Hatun Medresesinde kurulan Etnoğrafya Müzesi ziyarete açıldı.

-29 Mart 1973: Kayseri Organize Sanayi Bölgesi kuruldu.

-18 Kasım1978           : Kayseri Üniversitesi kuruldu.

-20 Temmuz1982: Kayseri Üniversitesi Erciyes Üniversitesine dönüştü.

-21.4.1988: Sultansazlığı, Tabiatı Koruma Alanı ilan edilerek uluslararası RAMSAR

  Sözleşmesi kapsamına alındı.

-23 Mart 1989: Erciyes, Kış Sporları Turizm Merkezi ilan edildi.

-19 Haziran 1987: Akkışla  ve Talas ilçeleri kuruldu.

-07 Aralık 1988: Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile Kocasinan ve Melikgazi ilçeleri

  kuruldu.

-16 Nisan 1990 Hacılar ilçesi kuruldu.

-9 Mayıs 1990: Özvatan ilçesi kuruldu.

-07 Temmuz 1995: Kayseri Havaalanı uluslararası gümrük giriş ve çıkış kapısı ilan edildi.

-11 Haziran1997: Kayseri Serbest Bölgesi kuruldu.

-23 Temmuz 2004: 5216 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Kanunu ile Kayseri Büyükşehir

  Belediyesi’nin sınırları yeniden düzenlendi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi, yeni yasa ile

  5 ilçe (Kocasinan, Melikgazi, Hacılar, İncesu ve Talas) ve 19 alt kademe belediyesinden

  oluşturuldu.

Her yönüyle sahip çıktığımız şehrimiz gelecek yıllarda da önemini korumaya devam edecektir.

Mesut Hekimhan

Eğitimci Yazar

mesuthan@gmail.com

Related posts

Leave a Comment