NEREDEN NEREYE 7

Defterini, kalemini ve kahvesini pencerenin önündeki masanın üzerine koydu. Dışarıda hafif hafif yağmur çiseliyordu. Aslında böyle havalarda elleri ceplerinde yürüyüş yapmayı çok severdi ama her nedense bugün hiç dışarı çıkmak istemiyordu. Masanın köşesindeki nostalji görünümlü radyosunu açtı. Radyodaki şarkıya eşlik ederek sandalyeyi yavaşça çekip oturdu. Ömrümce hep adım adım Her yerde seni aradım Ben kalbimden başka yerde İnan seni bulamadım Çocukluğundan beri Türk sanat müziği dinlemeyi ve karakalem çalışması yapmayı  çok severdi. Mahalledeki arkadaşları pop müzik dinlerken o sanat müziği dinliyordu. Oldum olası hep sıradışı olmuştu. Defterin sayfalarını çevirirken evdeki…

Devamını oku

NEREDEN NEREYE 6

Montunu ve çantasını vestiyere astı. Yanında getirdiği küçük bavulu duvara dayayıp lavaboda elini yüzünü yıkadı. “Bu sefer bitti! Kesin boşanıyorum. Böyle olmayacak; kendini de beni de batıracak bu adam” diyerek salona geçti. “Geçen sene boşanmalıydım ama ben ne yaptım? Affettim, inandım, güvendim” dedi ve tekrardan ağlamaya başladı. Arkadaşına ne diyeceğini, onu nasıl teselli edeceğini bilemiyordu. Kendisinin teselli edilmeye ihtiyacı varken şimdi kendisi teselli edecek taraftaydı. Pek hoş teselli edilmekte istemiyordu. Tek istediği bugünü nişanlısının ve arkadaşlarının anılarıyla geçirmekti. Kendini hazır hissettiğinde de arkadaşlarını arayacaktı. Oysa şimdi içinde bulunduğu bu durum,…

Devamını oku

NEREDEN NEREYE 5

Bir hafta sonra bilgisayarın başına geçip uzun zamandır açmadığı o klasörü açtı. Hayatının en güzel günlerinin yer aldığı fotoğraflara bakmaya başladı. Daha ilk fotoğrafta gözleri doldu, boğazı düğümlendi ve kalbinin sıkıştığını hissetti. Bunu yapmak istediğine emin miydi bilemedi. Yutkundu, elini boğazına götürdü, derin bir nefes aldı, gözlerini kapatıp gevşemeye çalıştı. Neredeyse bir yıl olmuştu gideli. Ömürden ömür, candan can götüren bir yıl. Tekrardan yutkundu ve gözlerini açtı. Tam da karşısında duruyordu. Sıcacık gülümsemesiyle gözlerini dikmiş kendisine bakıyordu. “Merhaba nasılsın?” diye bir ses çıktı dudaklarının arasından belli belirsiz. Kollarını iki yana…

Devamını oku

NEREDEN NEREYE 4

Yaşlı kadın, “Ben hiç çarşı pazar nedir bilmezdim. Evin her türlü alış verişini eşim yapardı. Faturaları öderdi. Ben sadece ev işleri ile ilgilenirdim ama onun ölümünden sonra iş başa düştü.  Okuma yazma bilmezdim onu da öğrendim” dedi. Sonra derin bir iç çekti ve “Hayat bir kitap gibidir; her yeni gün bu kitabın sayfalarıdır. Her gün yeni şeyler öğreniriz; yeter ki bakmasını bilelim. Baktığımızı görelim, gördüğümüzü anlayalım. Niceleri bakıyor ama görmüyor; gördüğünü fark etmiyor” dedi. Anne kızı evlerine bıraktıktan sonra yaşlı kadının söylediklerini düşündü. “Bakıyoruz ama görmüyoruz; gördüğümüzü fark etmiyoruz” demişti.…

Devamını oku

NEREDEN NEREYE-2

Mezarlığa gitmeyeli yıllar olmuştu. Sahi neden gitmemişti yıllardır mezarlığa? Şimdi gidip ne yapacaktı, ne diyecekti? “Canım ne diyeceğim belli ne yapacağım da. Ellerimi açar dua ederim ve içimden geçenleri söylerim” diye düşündü. “İyi de içimden geçenler ne ki?” diye bir an duraksadı. Çok ilginçti içinden hiçbir şey geçmiyordu. Duyguları, düşünceleri donup kalmıştı sanki.  “Kervan yolda düzülür” diyerek akışına bıraktı. Mezarlığın kapısına geldiğinde şöyle bir içeri baktı. Bir sürü mezar ve içindekiler “Hadi gelsene; Bizden korkma” diyor gibiydi. Sıra sıra mezar taşları, yemyeşil ağaçlar ve kuş cıvıltılarıyla çok sakin ve huzurlu…

Devamını oku

NEREDEN NEREYE-1

İşte yine aynı şey olmuştu. Bir kez daha aynı muamele ile karşılaşmıştı. Odasına gidip kapıyı kapattı. Radyoyu açtı ve şarkılar eşliğinde kabuğuna çekildi. Ah o kabuk! En güvenilir limandı onun için.  Gözyaşları bir yolunu bulup akmaya çalışırken o ısrarla tutuyordu gözyaşlarını. Hayır! Bu sefer ağlamayacaktı; Bu sefer kararlıydı. “Kimseye etmem şikâyet ağlarım ben Halime” şarkısı çıkınca radyoyu kapattı. Güzel şarkıydı güzel olmasına da yaralarına dokunuyordu. Bir süre sessizce pencerenin önünde oturarak dışarıyı seyre daldı. Güneş yine her zamanki gibi iyi kötü ayırt etmeksizin herkesin ve her şeyin üzerine doğmuştu. Kuşlar…

Devamını oku