TARİHTEN BİZİ DELİRTEN ANLAR

“Müfredatsız Ama Düşündürme Amaçlıdır”

Tarih derslerinde görmeye alışık olmadığımız ama illaki yaşanmış olaylar da var. Şöyle beynimizi titreşim moduna alan küçük bir bilgi demetiyle hem gülümseyip hem de düşünelim istedim. Buyurun:

2007 yılında Alaska’da bir canlı Grönland balinasının boynunda 1880’lere dayanan bir mızrak ucu bulunmuştur.

Bu, balinanın 130 yıldır vücuduna takılı ve İngiltere kraliçesi Viktorya dönemine ait bir mızrakla yıllar boyu yaşadığı anlamına gelmektedir.

Benjamin Franklin, ABD’nin ilk madeni paralarından birini tasarlamıştır.

Parada geleneksel olarak kağıt paralarda yazdığı gibi “Tanrıya güveniriz” yazması gerekirken “Sen kendi işine bak” yazmaktadır.

Lakabı “Bluetooth (Mavidiş)” olan Danimarka ve Norveç kralı I.Harald, günümüz teknolojisi için ilham kaynağı olmuştur.

Lakabından anlaşıldığı üzere, kendisi  çürük dişli birisidir, bir keresinde çok fazla miktarda yaban mersini yemiştir ve insanları bir araya getirebildiği için lakabı bir kablosuz bağlantı çeşidinin ismine verilmiştir.

Dünyanın ilk Budist hükümdarı Büyük Ashoka; köleliği, idam cezasını, hayvan zulmünü ve ormansızlaştırmayı yasaklayan ilk hükümdardır.

Bunlara ek olarak, eğitimde ve dinde cinsiyet eşitliğini savunmuştur. Bu milattan önce  274 yılında, yani yaklaşık 2300 yıl önce gerçekleşmiştir.

1550 yıllarında Galvarino adlı bir savaşçı, İspanyolları küçümsemek için iki elini de ispanyollara kestirmiştir.

Şili’ye evine döndüğünde ise bir ordu kurmuş ve kesik iki koluna bağlı olan kılıçlarla İspanya ile savaşmıştır.

18 Nisan 1930 yılında, BBC “rapor edilmeye değecek haber” olmadığı için haber sunmak yerine o gün sadece müzik çalmıştır.

Benjamin Franklin aslında “umrumda değil, beni ilgilendirmez” kalıbının argosu olan “DGAF” kalıbının oluşturucusudur.

Fransa’da bir düşesle satranç oynarken düşes şahını açıkta bırakmış ve Franklin şahmat yapınca düşes “Biz oyunda Kralları almıyoruz” demiştir. Franklin ise ona ifadesiz bir biçimde bakarak “Ama biz Amerika’da alıyoruz” demiştir.

Antik Mısır’da, hamilelik testi kadınların arpa ve buğday tohumlarının üzerine idrarlarını yapmalarıyla oluyormuş.

Eğer tohum filizlenirse, kadın hamile olarak sayılıyormuş. Bilim insanları, bu metodun %70 doğru sonuçlandığını söylüyorlar.

İngiltere’de Viktorya döneminde, insanlar anonim olarak nefret ettikleri kişilere “Nefret Kartları” yollarlarmış.

Bu kartlar ise fazlasıyla acımasız, kaba şiirler ve çizimlerle doluymuş.

Amerika’da, George Washington ve diğer kurucular 1787 yılında bir barda gece sonuna kadar içki içmişlerdir.

Gecenin sonunda gelen hesaba göre orada bulunan 55 kişinin hepsi 54 şişe Madeira şarabı, 60 şişe Claret şarabı, 8 şişe viski, 22 şişe Porter birası, 8 şişe elma şarabı, 12 şişe bira ve 7 kase meyve kokteyli içmiştir.

1887 yılında, bir grup erkek Susanna M. Salter’ı (ve böylelikle kasabadaki bütün kadınları) aşağılamak için onun ismini belediye başkanlığı seçimi için oy pusulasına yazmışlardır.

Ancak aşağılanmak yerine Salter %60 oyla seçimi kazanıp Amerika’nın ilk kadın belediye başkanı olmuştur.

1880’lerde, ananaslar statü sembolü olarak görülüyormuş.

İnsanlar parti vermek için bir tanesini kiralayabiliyorlarmış. Hatta evlerine astıkları resimlerde ananas olması gerekiyormuş. İnsanlar ananas almak için para biriktiriyor ve çürüyene kadar yanlarında taşıyorlarmış.

1861 yılındaki iç savaşta, Robert Smalls adındaki bir köle Amerika Konfedere Devletleri’nin gemisini Amerika Birleşik Devletleri’ne yani Kuzey Birliği’ne kaçırmıştır.

Daha sonra başka bir geminin kumandasına verilmiş ve Generalliğe kadar  yükselmiştir. En sonunda ise okuryazar biri olup 5 yıl boyunca Kongre’de hizmette bulunmuştur.

Romalı bir tüccar sahte mücevher sattığı için suçlanmıştır ve Roma İmparatoru Gallienus bir aslanla karşı karşıya gelmesine karar kılmıştır.

Tüccarın çok korkmasına rağmen kafes açılınca içinden aslan çıkacağına tavuk çıkmıştır. Şaşıran tüccara Gallienus’un sözleri şunlar olmuştur: “O, insanları aldattığı için şimdi o aldatıldı.”

Tarihteki en parlak dahilerden biri olmasına rağmen Leonardo Da Vinci insanlığa yeteri kadar katkıda bulunamadığını düşünmüştür.

Son sözleri ise şunlar olmuştur: ‘Çalışmalarım olması gereken kaliteye ulaşmadığı için Tanrıyı ve insanlığı gücendirdim.”

1918 yılında, bir posta güvercini destek isteyen 194 Amerikalı askerin hayatını kurtarmıştır.

Güvercin bu haberi getirdiğinde bir gözü kör, göğsünden vurulmuş, her tarafı kanla kaplı ve ayağındaki tendonlarının biri de kopmuş haldeymiş.

Şair Lord Byron’ın kızı Ada Lovelace, bir matematikçi ve yazardır.

Onu tarihteki ilk “bilgisayar programlayıcısı” yapan şey ise ilk kez bilgisayımsal algoritma hakkında yazdığı yazıdır.

İşte böyle… Kendi kültürümüzde yazmaya değecek onca bilgi varken sizleri biraz da olsa farklı düşündürebildiysem ne mutlu bana…

Daha kültürlü ve tarihine sahip çıkan bir nesil dileğiyle…

Mesut Hekimhan

Eğitimci Yazar

mesuthan@gmail.com

Related posts

Leave a Comment