DÜNYANIN EFENDİSİ CENGİZ HAN“Bozkırların En Güçlü Bozkurdu”

Moğolların büyük kağanı yaklaşık 1162 yılında bugünkü Ulanbatur yakınındaki Burhan Haldun dağının eteğinde Onon Nehri kıyısında “altın soy” diye nitelenen Börçigin boyunda doğdu.

İsmi ‘demirden’ veya ‘demirci’ manasına gelen ‘Timuçin’ idi. 1206 yılına kadar Cengiz Kağan ismini kullanmadı.

Cengiz Han’ın babası Yesügey’in, Börçigin kabilesinin lideri ve aynı zamanda Moğol kabilelerinin bir önceki ‘Han’ı (ya da kralı da denebilir) olan Hotula Han’ın da yeğenidir.

Daha 9 yaşındayken babası rakip Tatarlar tarafından zehirlendi. Kendi kabilesi ailesini sürgüne yolladı. Annesi 7 çocuğunu tek başına büyütmek zorunda kaldı. Daha küçücük bir çocukken yaşamak için avlanmak ve mücadele etmek zorunda kaldı. Yemek için çıkan bir tartışmada kardeşini öldürdü. Gençliğinde rakip boylar tarafından kendisi ve karısı kaçırıldı. Bir süre köle olarak yaşadı. Bütün bu zorluklara rağmen daha 20 yaşında saygı duyulan bir savaşçı ve komutan olarak biliniyordu. Topladığı destekçilerinden oluşan ordusuyla büyük kabilelerin liderleriyle ittifaklar kurarak güçlendi. 1206 yılında steplerde at koşturan çoğu klanı kendi bayrağı altında birleştirerek uzak diyarları fethe çıktı.

Bir çok kaynakta kendisi uzun, güçlü, gür sakallı ve uzun saçlı bir insan olarak tasvir ediliyor. 14. yüzyılda yaşayan İranlı tarihçi Rashid El Din’e göre Cengiz Kağan kızıl saçlı ve yeşil gözlü. Her ne kadar kendisi Cengiz Kağan’ı hiç görmemiş olsa da etnik olarak çeşitliliğe sahip Moğol toplumunda kızıl saç ve yeşil gözlü insanların varlığı biliniyor.

Tarihçiler tarafından genel kabul gören tek tasvir, Cengizhan’ın torununun gözetiminde çizilen ve şu anda Tayvan’daki Ulusal Saray Müzesi’nde asılı duran portredir.

Cengiz Han, aşiretçilik veya kabilecilik yapmazdı. Liyakata inanıyordu. Yetenekli olan insanları görerek, onları sınıfları, ataları hatta geçmiş bağlılıklarına bağlı olarak yargılamadan yükseltebiliyordu. Bunun en güzel örneklerinden biri 1201’de yaşandı.Tayjut Kabilesiyle yapılan bir savaş sırasında atına atılan bir ok yüzünden boynundan yaralanan Cengiz Han az daha hayatını kaybediyordu. Savaş sonrasında Tayjutlu esirlerin yanına giderek o oku kimin attığını sordu. Curik adında bir asker cesaretle öne çıkıp oku kendisinin attığını söyledi. Askerin cesaretinden etkilenen Cengiz, bu askeri hem ordusunda komutan yaptı hem de ok anlamına gelen Cebe adını kendisine vererek onurlandırdı. Cebe, Subutay ile birlikte Moğol ordusunun en büyük komutanlarından birisidir.

Cengiz Kağan seferleri sırasında diğer krallıklara çoğunlukla barışçıl bir şekilde Moğol egemenliğini kabul etme fırsatı sundu ancak direnenlerin hiçbirine acımadı. 1219 yılında Harezmi İmparatorluğu Moğollarla yaptıkları bir anlaşmayı bozdu. Cengiz Kağan ortaya çıkan sorunu çözmek için Harezmi Şahı’na  İpek Yolu’ndaki malların ticaretinin düzenlenmesi ve kontrolüyle ilgili kıymetli bir ticaret anlaşması önerdi. Harezmi Şahı ise cevap olarak kendisine bu teklifle gelen elçileri öldürdü. Cengiz Kağan’ın bu harekete cevabı sert oldu. Bütün ordusunu toplayarak Harezmi İmparatorluğu’na sefere çıktı. Sonuçta Harezmi İmparatorluğu bütünüyle çöktü, Cengiz Kağan bununla da yetinmedi. Savaş sırasında kendisine asker göndermeyen vasallarından Tankut Devleti’ne karşı da bir sefer düzenleyerek, başkentlerini ele geçirdi ve Tankut Kraliyet ailesinin tamamını katletti.

Büyük tartışma konularından biri de Cengiz Kağan döneminde Moğolların gerçekten kaç kişi öldürdüğüdür. Bir çok tarihçi bu rakamın yaklaşık 40 milyon olduğunu ifade ediyor. Tarihi  kayıtlarda Cengiz Kağan zamanında Çin nüfusunun onlarca milyon insan azaldığı gözüküyor. Harezm İmparatorluğu’na yaptığı seferde ise imparatorluk nüfusunun dörtte üçü yok oldu. Toplamda ise Moğol saldırılarının dünya nüfusunun yüzde 11’ini öldürdüğü kabul ediliyor. Bugün aynı orana ulaşmak için yaklaşık  900 milyon insan öldürmek gerekiyor.

Cengiz Kağan din konusunda özgürlükçü bir insandı. Herkesin din ve vicdan özgürlüğünü koruyan yasalar çıkartmanın yanı sıra, ibadet yerlerine de vergi istisnası getirtti. Kağan’ın bu politikasının bir sebebi belki kendi halkını mutlu tutmasının toplumların isyan etmesini engelleyeceğini düşünmesi ise, diğer sebebi Moğol toplumunun her zaman din konusunda aşırı derecede liberal olmasıdır. Her ne kadar Cengiz Kağan şaman inancına sahip olsa da, etrafında Hristiyanlar, Budistler, Müslümanlar, animistik inançlara sahip olan bir çok insan bulunmaktaydı. Bir çok zamanlar çeşitli dinlerden din adamlarını çağırarak inançları hakkında sohbetler yapıyordu. Yaşlılığında Taocu Qiu Chuji’yı karargahına çağırarak, ölümsüzlük ve felsefe hakkında konuştuğu da biliniyor.

Ok, yay ve at ile birlikte Moğolların en önemli silahlarından biri de kurdukları iletişim ağıydı. Cengiz Kağan’ın yaptığı ilk düzenlemelerden biri ‘Yam’ adı verirlen bir yerleşik kurye sistemini kurmaktı. Orta çağ dönemi için hayli etkili olan bu teşkilatta yaklaşık 50 km’lik mesafelerde atların bulunduğu haneler kuruluyordu. Herhangi bir devlet görevlisi bu noktalarda atını değiştirerek, güçlü ve dinlenmiş atlarla kimi zaman günde 320 kilometre yol katedebiliyordu. Sistemin tek faydası mal ve bilgiyi daha önce eşi benzeri görülmemiş bir hızla imparatorluk içinde dolaştırması değildi aynı zamanda Kağan’ın gözü ve kulakları olarak çok önemli bir istihbari bilgi kaynağıydı. Yam sayesinde Kağan imparatorluğunda yaşananları hızlı bir şekilde takip ediyor, ajanları ve gözcüleriyle askeri ve politik gelişmeleri çok hızlı bir şekilde öğreniyordu.  Yam sistemi aynı zamanda uluslararası elçi ve tacirleri de korumaktaydı. Ünlü gezgin Marko Polo bu sistem sayesinde daha sonraki yıllarda Moğol topraklarında güvenlik içerisinde dolaşabildi.

Cengiz Kağan’ın hayatını kaplayan bütün gizemlere ek olarak Kağan’ın nasıl öldüğü da tam olarak belli değildir. En sık anlatılan hikayeye göre kendisi 1227 yılında attan düşerek yaralandı ve bu nedenle hayatını kaybetti. Ancak başka kaynaklar kendisinin sıtmadan veya dizine gelen bir oktan öldüğünü de ifade ediyor. Hatta bir kaynakta kendisinin Çinli bir prensesle beraber olmaya çalışırken öldürülmüş olabileceği de iddia ediliyor.

Hayatını nasıl kaybetmiş olursa olsun Cengiz Kağan mezarının gizli kalması için çok uğraştı.

Cengiz Han, efsaneye göre Onon ve Kerulen nehir kaynaklarının bulunduğu bölgede, kutsal sayılan Burhan-Haldun dağına gömülmüş ve gömüldükten sonra da yerinin bulunmaması için mezarının üzerinde yaklaşık 1000 at dolaştırılmıştı. Ve daha sonra mezarını gören herkes öldürüldü.

Cengiz Han, çocuk sayısının bir erkeğin gücünü belirlediğine inanıyordu. Ona göre, bir hanede ne kadar çocuk varsa o hanenin reisi o kadar güçlü demekti. Altı eşten oluşan (Heda’an, Börte, Abika Hatun, Gunju Hatun, Gurbesu Hatun, İsukhan Hatun) bir haremi vardı. Ayrıca fethettiği yabancı kralların kızlarıyla da evlenirdi.

Efsaneye göre Cengiz Han’ın yüzlerce çocuğu olduğu tahmin edilmektedir ve araştırmalara göre bugün yaklaşık 20 milyon erkek, dolayısıyla dünya üzerindeki her 200 erkekten 1’i Cengiz Han soyundan gelmektedir ve Cengiz Han’ın torunları bugünkü dünya nüfusunun yaklaşık %0,5’ini kapsamaktadır.

Cengiz Han’ın kurduğu imparatorluk, Roma İmparatorluğu’ndan 2,5 kat büyüktü.

34 milyon kilometre karelik Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük devletini kuran Cengiz Han bizim kültürümüzün de ayrılmaz bir parçası olarak asırlar boyu anlatılmaya devam edecektir.

Değerlerimize sahip çıkmaya devam edelim.

Mesut Hekimhan

Eğitimci Yazar

mesuthan@gmail.com

Related posts

11 Thoughts to “DÜNYANIN EFENDİSİ CENGİZ HAN“Bozkırların En Güçlü Bozkurdu””

  1. verdiğiniz detaylı bilgilerden ötürü çok teşekkür ederim

  2. Detaylı bir makale olmuş kaleminize sağlık

  3. epeyce faydalı bir makale oldu benim için karşılaştığıma sevindim

  4. düzenli olarak ziyaret ettiğim sitelerden biri ve yine faydalı bir makale olmuş sap olun

  5. şu sıralar araştırma yapıyordum bu paylaşımla karşılaştığım iyi oldu sağ olun

  6. Detaylı bir içerik olmuş. Üstelik de akıcı. Teşekkürler

  7. Detaylı bir makale olmuş. Baştan sona okudum ve karşılaşmış olduğum için de mutluyum. Teşekkür ederim.

  8. Thanks for thr great article!

  9. Thanks for thr great article!

Leave a Comment