FARKLIYIZ

Her yardıma ihtiyaç duyduğumuzda anlaşılamamaktan, sevdiğimizi söylersek reddedilmekten, kalabalığın içinde aykırı ses olup dışlanmaktan, utanç duymaktan korkuyoruz. Utanç duymaktan korkup bir şekilde çoğunluğa uymaya başlıyoruz. Bu da belli bir zaman sonra bizi biz yapan farklılıklarımızın, körelmesine sebep oluyor.

Sizce neden böyle oluyoruz? Parmak izlerimiz bile farklılık gösterirken fikirlerimizin aynı olmasını beklemek hangi akla hangi mantığa sığar.

ilk sırada el âlem dediğimiz olgu yer alıyor. “EL ÂLEM ne der?” düşüncesi bizleri bir adım geride durmaya itiyor.

El âlem’den sıyrılmanın yolu yaptığınız işten keyif almanız ve korkmadan doğrularınızı savunmanızdan geçer. Kısaca şüpheniz yoksa el bakar, âlem alkışlar.

Bir diğeri ise; bazı insanların kendisi gibi olmayan farklı düşünenlere karşı zalimce davranabiliyor olmaları. Osho der ki; “Farklılık, farklı yaklaşımlar, farklı fikirler olduğu için hayat zengindir. Hiç kimse üstün değildir, hiç kimse aşağıda değildir. İnsanlar basitçe farklıdır.”

Birey toplumda kendi düşüncesini rahatça ifade etmekten korkmamalı. Ancak bu noktada en temel problem, daha çocukluktan başlıyor. Konuşmasına müsaade edilmemiş, söylediği farklı şeyler karşısında dalga geçilmiş, fikirlerine saygı gösterilmemiş bir çocukluk geçirenler, neticede kendi fikrini söylemekten çekinen, gördüğü yanlışları bile dile getiremeyen, özgüvensiz birer birey oluyorlar. Bunun önüne geçmek için, özgüven sahibi nesiller yetiştirme hususunda gayret gösterilmelidir.

Kendi varlığımızı toplum içerisinde unutmamalıyız; ancak bu şekilde toplumda kendimiz olarak kalabiliriz. Toplum içerisinde kendi imzamızı oluşturmalıyız.

 Kalabalıkların içerisinde kendinizi unutmadığınız, düşüncelerinizi korkmadan söyleyebildiğiniz bir hayat diliyorum sizlere 😊

Sevgiyle kalın, görüşmek üzere😊

Related posts

Leave a Comment